5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişiklik yapacak yasa taslaklarına şiddetle karşı çıktığını açıklamalarında dile getiren Çıtırık, bakın neyi savunuyor?
Çıtırık, Kandıra Seyitaliler Köyü'nde bulunan Cihan Tunca'ya ait arazide çok kötü koşullar altında, veteriner hizmeti olmadan, bakıcı olmadan, 10 günde bir beslenerek yaşatılmaya zorlanan, bizzat bölgeye giderek çektiğimiz fotoğraflarla ve videolarla oradaki vehameti herkesin görmesini sağladığımız, ulusal medya'da da yankı uyandıran ve son olarak Kocaeli İl Hayvanlar Kurulu tarafından hayvanlara el konulması kararı alınan hayvanlar için bakın neler yazmış:
Nesrin Çıtırık, arazi sahibiyle nasıl bir ilgisi bulunduğu belli olmayan, Kocaeli ile hiçbir ilişkisi bulunmayan, İstanbul'da yaşayan, herhangi bir STK üyesi olmayan ama Facebook sayfasından sürekli olarak Cihan Tunca'yı öven, Kocaeli Doğa ve Hayvan Dostları Derneği Başkanı Tülay Erdurmaz'ı kötüleyen paylaşımlar yapan Deniz İzgi isimli şahsın bir paylaşımının altında yazdığı yorumlar:
Nesrin Çıtırık: Cihan hanim, eger bu gun O KADAR kopege bakmak durumundaysa, bu onun DEGIL O HAYVANLARA BAKAMAYAN DEVLETIN ayibidir. Devletin bairnaklari olum kampi olmasaydi, insanlar hayvanlari gonul rahatligi ile oralara birakir ve sevmek icin giderlerdi. Evinde hayvan toplayanlari ISTIFCI diye suclanmasinin COK KARSISINDAYIM. Birakin suclamayi, onlarin ellerinden opulmeli. Onlar, ARKASINI donup gidemeyenlerdir. Onlar ihbar edip hayvani bir yere birakip rahatlayip gidemeyenlerdir. Kisisel gorusum, bu tur insanlara hem STK larin hem de DEVLETIN bakim ve mama yardim yapmasinin bir MECBURİYET oldugudur.
3 Aralık 2012, 01:48 · Beğen · 11
Nesrin Çıtırık: Ayrica, bir hayvan severin kotu fiziki kosullarda ki barinagini, bu gunun sartlarinda ki en iyi devlet barinagina (Adana da dahil, burasi icin hep kotunun en iyisi deriz ya) TERCIH EDERIM. Cunku gonullu barinaginda SEVGI vardir, hayvanlar onun gozunde evlattir, candir. Devlet barinaginda ise hayvanlar def-i bela kabilinden SURULERDIR.
3 Aralık 2012, 01:54 · Beğen · 10
"Gönüllü barinaginda SEVGI vardir, hayvanlar onun gozunde evlattir, candir. Devlet barinaginda ise hayvanlar def-i bela kabilinden SURULERDIR." sözü ile Nesrin Çıtırık, toplama, istifleme, hapsetme kamplarından yana olduğunu açıkça belirtmiş. Ayrıca bu yorumlarla devlete değil, bireysel çalışanlara güvenilmesi gerektiğini ifade etmiş. Defalarca yayınlanan fotoğraf ve videolara rağmen bizzat giderek görmediği bu hapishaneyi koruyucu yazdığı yorumlar, acaba kimi yada kimleri neden koruyor sorusunu akıllara getiriyor. Artık Türkiye biliyor ki, Kandıra Seyitaliler'de sevgi yok, şefkat yok, ne pahasına olursa olsun, tel örgüler ardına hapsedilmiş, hasta, uyuz, sakat, zayıf hayvanlar var.
Nesrin Çıtırık: "zincir yok... fayans yok... boyunlarina kanca takacak bakici yok... metrelik beton odalar yok... dayak yok.."... eksiklik olarak görülen fiziki koşullari begenmeyenlerin, "yemek, klubeler, sundurmalar, zemin duzenlenmesi icin malzemeler, veteriner bakımı, ilaç vs" saglamakta destek vermesi lazim. bu kadar kopegi bu "hayvan sever" eglenmek, hoşça vakit gecirme icin toplamadı. eger belediyeler adam gibi calissaydi, barinaklar ölüm kampi beton odalardan, kişin donmuş sulardan, yazin güneş altında kaynamış sulardan ibaret olmasaydı, hayvanlar açlık ve hastalikla gelen yavaş ölümlere mahkum olmasaydi, yüreği merhamet dolu insanlar, böyle "hayatları alip goturen" çileli bir işe yani "kendi imkanlari ile bu sekilde hayvan toplayip bakmaya" mecbur kalmazlardi. devlet kurumlarinin "gorev ihmallerini" kendi hayatlari pahasina tamamlayan bu insanlara destek olmak, "kisi ve kuruluslarin" insani boyutta gorevi olmalidir. yapilan işin paha olarak karşiligi yoktur çünkü. sevgilerimle... nesrin citirik"
Nesrin Çıtırık yapmış olduğu bu yorumlarla, Kandıra Seyitaliler'de hiçbir yasal ve yaşamsal koşulu sağlamayan arazi sahibi Cihan Tunca'yı ve onu savunan, kısırlaştırma karşıtı Deniz İzgi'yi de açıkça savunuyor.
MERSİN'DE KANDIRA SEYİTALİLER BENZERİ BİR OLAY!
VE NESRİN ÇITIRIK'IN TAVRI!
Yaptığımız araştırmalarda Mersin'de de Kandıra Seyitaliler'de yaşanan bir benzer olay karşısında Nesrin Çıtırık'ın yapmış olduğu açıklamalara ulaştık. Mersin'deki hayvanlar için, Mersin Orman ve Su işleri Müdürlüğü "Hayvanlarin durumu oyle hemen kurtarilacak kadar vahim ve cok kotu degil, biz onlara sure tanimistik, kosullarini duzeltmeleri icin, once ruhsatlarina bakmamiz lazim, sonra karar verecegiz" açıklamasını yapmış.
Nesrin Çıtırık'ın, bu konuyla ilgili olarak guncelmersin.com internet gazetesine gönderdiği açıklama aynen şu şekilde:
Mersin'deki hayvanlara yasal olmayan yollardan el koymak için yola çıkan 2 kişi ile yol boyunca telefonla konuştuklarını söyleyen Çıtırık, her seyi kayit altina almalarinı, mutlaka polis cagirmalarini, hayvanların barinakta konulacak yerlerin iyi secilmesi icin destek ve yardim ettiğini açıkça beyan etmiş.
Oysa ki, Mersin'deki hayvanlara devlet tarafından el konulma kararı alınmamış, Nesrin Çıtırık yasal olmayan bir çalışmaya destek vermiş.
guncelmersin.com internet gazetesinin haberine ulaşmak için tıklayın
Nesrin Çıtırık'ın guncelmersin.com internet gazetesinin haberi üzerine yazdığı cevap metnine ulaşmak için tıklayın
Bir tarafta Mersin'de Orman ve Su İşleri Müdürlüğü tarafından el koymaya gerek yok süre verelim kararı, buna karşın Nesrin Çıtırık'ın yardım ve desteğiyle yasal olmayan yollarla el konulan ve Mersin Barınağı'na teslim edilen köpekler, diğer tarafta defalarca idari para cezası uygulanan, bilinmeyen sebeplerle köpeklere el konulamayan, olayın Türkiye basınında yankı bulmasıyla Kocaeli İl Hayvanlar Kurulu tarafından hayvanlara el konulmasına karar verilen Kandıra Seyitaliler Köyü'ndeki hapishanedeki köpekler. Bir diğer tarafta, Nesrin Çıtırık'ın barınakları kötüleyen açıklamaları, buna rağmen Mersin'deki hayvanların barınağa teslim edilmelerine yardımı!
"Devletin bairnaklari olum kampi olmasaydi, insanlar hayvanlari gonul rahatligi ile oralara birakir ve sevmek icin giderlerdi." sözü bir yana, Mersin'deki hayvanları barınağa teslim eden kişilere yaptığı destek ve yardım bir yana!
Ayrıca Kocaeli Doğa ve Hayvan Dostları Derneği'nin konuyla iligli olarak Facebook sayfasında paylaşmış olduğu aşağıdaki görselin, bir başka hayvansever tarafından Deniz İzgi'nin Facebook sayfasında yaptığı bir paylaşımın altında yorum şeklinde paylaşılmasının öncesinde ve hemen sonrasında bakın nasıl bir tavır sergilemiş!

HAYTAP Genel Sekreteri olan Nesrin Çıtırık'ın, Deniz İzgi'nin paylaşımı altında bu şekilde yorumlarda bulunması ne kadar doğru takdir sizlerin.
Nesrin Çıtırık'ın kısırlaştırmaya kesinlikle karşı çıkan, buna karşın bir çözüm önerisi dahi olmayan, en kötüsü de, bakıcı olmadan, veteriner olmadan, tedavi edilmemiş, hasta, kısırlaştırılmamış hayvanları açık bir arazide, insanlardan çok uzakta hapsederek koruduğunu sanan Cihan Tunca'yı savunan İzgi'nin paylaşımları altına neden koruyucu yorumlar yazdığı da merak konusu.
Yasa taslakları onaylandığı takdirde belediyelerin yapacağı (Kocaeli Büyükşehir Belediyesi mevcut kanuna aykırı olduğu halde inşaasına başladı) Doğal Yaşam Parkları adı altındaki ölüm kamplarına karşı çıkan Çıtırık, Seyitaliler'deki dramı, vehameti neden görmezden geliyor?
Nesrin Çıtırık yapmış olduğu tutarsız açıklamalarla bir çok hayvan severin tepkisiyle karşılaşıyor. Görüş ayrılıkları nedeniyle federasyona üye olan derneklerin de birer birer Haytap üyeliğinden ayrıldığı konuşuluyor. Kocaeli Doğa ve Hayvan Dostları Derneği de, Seyitaliler ile ilgili görüş ayrılığı olduğu için Haytap'tan ayrılma kararı almış.
Evet Sayın Nesrin Çıtırık!
Barınakları kötülüyorsunuz, ama Mersin'deki hayvanların el konulup barınağa teslim edilmesine yardım ediyorsunuz!
Mersin'deki kurum yetkililerinin hayvanlar çok kötü durumda değil demelerine kulak tıkayıp, oradaki hayvanların kurtarılmasına yardım ediyorsunuz.
Son zamanlarda gelip görmediğiniz, yayınladığımız fotoğraf ve videoları da görmezden geldiğiniz, kurum yetkililerinin bile köpeklerin içler acısı halde olduğunu tesbit ettikleri Seyitaliler Hayvan Hapishanesi'ni neden savunuyorsunuz?
Kısırlaştırma karşıtı bir kişiyle aynı düşüncede misiniz? Hayvanların tedavi edilmeden, 10 günde bir beslenerek, kısırlaştırılmadan, yağmur altında, kar altında, çamur içinde bir arada yaşamaları gerektiğine mi inanıyorsunuz?
Değerli basın mensubu, yazdığım naçizane yorum ve görüşlerime sayfanızda bu kadar geniş vermenize teşekkür ederim. Ayrıca diğer yazılarımı da nokta ve virgülüne kadar okumanız da önemli bir gazetecilik örneği. Bu bağlamda, Kocaeli’nde ki gönüllüve dernek üyelerine ve de şu anda ki dernek başkasına sorarak, Kocaeli’nde gönüllülerin ve derneğin belediye ve kurumlar tarafından ilk kabulunun benim girişimim ve bizzat oraya gitmemle olduğunu, Kocaeli’nde ki bakımevinin ve gönüllü çalışmaların iyi sayıldığı bu günlere gelmesinde büyük payım olduğunu size anlatacaklardır. Bu kadar dikkatli ve araştırmacı bir basın mensubu olarak madem beni takip etmeye karar verdiniz, Kocaeli için yaptıklarımı da sayfalarınızda görmek isterim. Selam ve sevgilerimle… Nesrin Çıtırık