EYYY SEDAŞ… GÖLCÜK DEPREMİNDE ELEKTRİK SORUNU YAŞAMAMIŞTIK!

16 Ağustos 2023, 12:35

Yazıma başlarken…

Üzerinden tam 24 yıl geçen…

Binlerce vatandaşımızı, eşimizi dostumuzu kaybettiğimiz depremin yıl dönümünde…

O sarsıntılı geceyi unutmadan yitirdiğimiz canları bir kez daha rahmetle anıyorum…

Allah unutamadığımız o gece ve son olarak 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli olarak yaşadığımız ve 50 binden çok daha fazla insanımızın hayatını kaybettiği depremde ölenlere rahmetini buyursun. Çünkü Maraş’ta yaşananlar da yine en az 24 yıl öncesi gibi hepimizin yüreklerini dağlamıştı.

Yazımın başlığına takılmışsınızdır diye düşünüyor ve umuyorum…

SEDAŞ!!!

Bu kentin makus talihi resmen…

İşi aslında millete elektrik enerjisini kesintisiz ve sağlıklı şekilde ulaştırmak. Fakat işini yapıyor mu; nerdeeee!!!

Türkiye ne çektiyse bu paragöz, üç kuruşun hesabını yaparken millete neler çektirdiğini umursamayan özel şirketlerden çekti…

Yazıma başlarken hatırlattım Gölcük depremini… Allah bir daha milletimize benzer bir acıyı yaşatmasın.

Ancak o depremin yaşandığı günlerde, henüz depremin ikinci gününde kente elektrik verilmişti. Birkaç küçük aksaklık dışında bugünkü gibi uzun sürelerce elektrik kesintisi uygulanmamıştı.

Eyyy, SEDAŞ!!!

Ne yapmaya çalışıyorsun…

Anladık, milletin cebinde kalan üç kuruş paraya da galiba sen göz dikmişsin. Yaptığın resmen cepçilik. Bu millete yıllarca Sayaç Okuma Bedeli diye para ödettirip, çalıştırdığın personelin bile maaşını vatandaşlardan, bizden çıkarmıştın.

O alınan paralar tek kelime ile haram zıkkım olsun…

Ticaret Ahlak üzerine yapılır. Bir bedel alırsın, karşılığında hizmet ya da mal verirsin…

Fakat sen SEDAŞ olarak vermeyi sevmiyorsun, sadece almayı seviyorsun…

Her ayın belli gününde faturanı hiç sektirmeden milletin kapısına yapıştırıp gidiyorsun. Fakat benim gariban halkım, o faturayı bir gün geciktirecek olsa faizi ile birlikte tahsil etmeyi maharet ve bir hak olarak görüyorsun.

Üstelik fatura bedeli ve faizinin yanı sıra bir de açma kapama bedeli diye uyduruktan, tırnakçılık yaparsın…

Ama iş kesintilere sebep olan sorunların çözümü için yatırım yapmaya gelince ortalıkta görünmüyorsun…

Eyyy SEDAŞ!!!

Şimdi söyle bize…

Ticaret Ahlak üzerine yapılır dedik… Senin bu yaptığını, milletten almadığı enerji hizmetinin bedeli olarak her ay haraç keser gibi aldığın fatura bedellerini, millete ödettirdiğin faizi ve geçmişteki açma kapama bedellerini…

Ticaretin hangi Ahlaki değerleri ile izah edelim…

Sen suçlusun…

Hiç öyle leylektir, kuştur, kargadır muhabbetlerine girme…

Bütün çocukluğunu “leylekler getirdi” masalları ile geçiren bu halkı, “Elektriğinizi leylekler götürdü” palavrasına inandıramazsınız…

Senin yapman gereken derhal “Ben bu işi beceremiyorum, altından kalkamıyorum, millet de artık uyandı, kazıklayamıyorum” deyip işi yeniden devlete devretmendir.

Yahi bu kadar yıldır sen nasıl da keklemişsin hepimizi ya…

Hem milleti keklemişsin, hem de devleti…

Tam kazık…

Yalnız kazın ayağı artık hiç öyle değil. Açık açık yazıyorum…

Kışın ortasında elektriksiz bıraktığınız kar altındaki İlimtepe halkı sizin için nasıl konuşuyorsa, yazın ortasında klimasını çalıştıramayan Kocaelili vatandaşımız da size aynı kelimeleri kullanıyor…

Muhtemelen kulaklarınız çınlıyordur…

Ama o çınlama emin olun ki sizi mutlu edecek bir çınlama değil.

Dönüyorum en başa…

Biz 24 yıl evvel asrın en büyük felaketini yaşamış insanlar olarak iki günde elektriğe kavuşmuştuk. Sonrasında ise tek tük kesintiler dışında sıkıntı yaşamamıştık. Fakat SEDAŞ bugün bize o deprem günlerini bile aratıyor.

Allah’tan Maraş bölgesindeki enerji işi bu SEDAŞ’ta değil. Zaten millet depremi yaşamış, bir de üzerine SEDAŞ tamamen yıkım olurdu onlara.

Tabi hesap soran olmayınca, “Sordum, soruyorum” diyenler de milleti uyutunca sana da gün doğuyor tabi…

Milletin SEDAŞ hakkındaki düşüncelerini yazdım…

Hiç iyi kelimeler kullanmıyorlar…

Peki, vatandaş bu kadar öfkesinde haklı mı, elbette…

Çünkü toplum cebindeki son kuruşunu, alamadığı elektrik hizmetinin parası olarak, tıpka haraç öder gibi SEDAŞ’a aktarmak istemiyor…

Ben de bugün millet ne derse onu tercüme ettim…

Ve ben de bugün milletimin temsilcisiyim…

Yorum Gönder 0

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.